Yapılan yeni bir araştırma, multipl miyelom hastalığıyla mücadele eden bireyler için umut verici sonuçlar ortaya çıkardı. Tıp dergisi Blood’da yayınlanan araştırmada, kemiği yeniden yapılandırıp güçlendiren yeni bir yaklaşım tanıtıldı.
09-11-2017, 08:47:16
Avustralya merkezli bir araştırma ekibi olan Garvan Medikal Araştırmalar Enstitüsü, zayıflatıcı kemik kanseri olan multipl miyelomlu bireyler için umut verici, kemiği yeniden yapılandıran ve güçlendiren yeni bir terapötik yaklaşımı tanıttı. Geçen aylarda tıp dergisi Blood’ta yayınlanan çalışma kapsamında araştırmacılar, özellikle sağlıklı kemiklerde kemik oluşumunda önemli bir düzenleyici protein olan sklerostini hedef alan yeni bir tedavi yöntemini test etti.
Dr. Michelle McDonald ve Garvan Medikal Araştırmalar Enstitüsü’nün Kemik Biyolojisi Bölümü Başkanı Profesör Peter Croucher başkanlığında yürütülen araştırmada araştırma ekibi, anti-sklerostin antikorunu multipl miyelomun fare modellerinde test etti ve bazı farelerde yalnızca kemik kaybını önlemekle kalmayıp, kemik hacmini de ikiye katladığını keşfetti.
Dr. McDonald, “Miyelomla ilişkili kemik hastalığının şu anki bifosfonat ilaçlarıyla tedavisi, ayrıca kemik kaybını da önlüyor, ancak hasarlı kemikleri tamir etmiyor; bu nedenle hastalarda kemik kırılmaları devam ediyor. Kemik oluşumunu yeniden canlandırmak, kemik direncini ve kemik direncini arttırmak istedik” dedi. Tedaviden önce ve sonra kemikleri incelediklerini ve farkın göze çarptığını söyleyen McDonalds, “Anti-sklerostin tedavisinden sonra kemiklerimizde daha az lezyon veya boşluk gördük” diye konuştu.
Kemik kuvvetini ve kırığa karşı direnci test etmek için biyomekanik bir metoda sahip olan ve bu testlerin çoğunda kırıklara karşı direncin iki katından fazla olması nedeniyle tedavinin kemikleri önemli ölçüde daha güçlü yaptığını tespit eden araştırmacılar, daha sonra yeni antikoru, multipl miyelom için mevcut terapi olan bifosfonat ilacı olan zoledronik asit ile birleştirdi. Bisfosfonatın kemik erimesini önlediğini söyleyen Dr. McDonald ise bu nedenle kemik yapımını sağlayan zoledronik asit ile yeni anti-sklerostin antikoru birleştirdiklerini ve bununla birlikte kemik kalınlığı, kuvveti ve kırığa olan direnci her iki tedaviden daha fazla olduğunu ifade etti.
Prof. Croucher ise araştırmanın multipl miyelomun yıkıcı kemik zararını önlemek, bu hastalığın gidişatını iyileştirmek adına kritik önem taşıdığını söyledi. Croucher, “Önemli bir nokta olarak, miyelomlar kişiden kişiye değişmekte ve bu nedenle de hedef belirlenmesi zor olabilmektedir. Sklerostini hedefleyerek, bir kişinin kanserine özgü olmayıp, her insanın kemiklerinde aktif olan bir proteini bloke ediyoruz. Bu nedenle gelecekte, bu antikoru insanlarda test ettiğimizde, hepsi olmasa da çoğu hastada yanıt görmekte umutluyuz. Bu terapötik yaklaşım, miyelom hastalarının prognozunu değiştirme, yaşam kalitesini geliştirme ve sonuçta mortaliteyi azaltma potansiyeline sahiptir. Ayrıca, bu tedavinin iskelette görülen diğer kanserlerin tedavisinde de klinik etkileri var” dedi.